Bilimsel
Sosyalizmin Türkiye,deki kaynakları, kuşkusuz tarihin derinliklerinden gelen
her türlü kültür ürünüdür. İnsan emeğinin ürünü olan her şeye kültür diyoruz.
Üretim ve tüketim aracı olan maddi kültür yanında zihinsel emeğin ürettiği
manevi kültür de bulunuyor. İnsan emeğinin verimi olan her şey, Bilimsel
Sosyalizm için de kaynaktır.
Ulusal
kaynaklarımız, bir yandan Anadolu,nun derinliklerinden ta Hititler,
Frigyalılar, Karialılar vb.,den bugünlere gelir. Öte yandan İç Asya,daki,
Mezapotamya,daki, Karadeniz çevresi, Kafkaslar ve Balkanlar,daki kaynaklara bin
yıldır Türkiye diye anılan bu topraklardaki toplumsal süreçleri açıklayan
önemli malzemedir. Tarihimizle iç içe olan İslam Uygarlığı unutulmamalıdır.
İslam uygarlığı ve Osmanlı,dan çok örnek vereceğiz. Mevr şehrimizde 10 kadar
kütüphane vardı. Bunlardan yalnız birinde 12000 kitap bulunuyordu. O dönem
dünyanın hiçbir yerinde kitapları, bu kadar seçme bir kütüphane yoktu. Ancak
biz yakın tarihimizdeki kaynaklara göz atacağız.
Bu açıdan
beş önemli süreç belirliyoruz:
1- 1876
Devrimi süreci, Genç Osmanlılar
2- 1908
Hürriyet Devrimi süreci, Genç Türkler
3- Kemalist
Devrim
4- 27 Mayıs
1960 Devrimi
5-
Küreselleşmeye yanıt olarak yaşadığımız bugünkü karşı devrim ve devrim süreci
Bu süreçlerde,
devrimler ve karşı devrimler iç içedir. Her devrim süreci, bir önceki karşı
devrimin içinden filizlenmiştir.
1920,de
Anadolu,da devrimci bir hükümet kurulmasıyla başlayan Kemalist Devrim,
sultanlığı yıkmış, ülkeyi emperyalist işgalden kurtarmış, ortaçağ ilişkilerine
ağır darbeler indirmiştir.
Kemalist
Devrim 1945,ten başlayarak Atlantik İlişkileri içinde adım adım tasfiye
edilmiş, Türkiye ‘,Küçük Amerika,, sürecine girmiştir. 27 Mayıs 1960 Devrimi,
Türkiye,yi bir süre için yeniden Kemalist Devrim yoluna sokar gibi olmuş, fakat
1971 ve 1980 Amerikancı darbeleriyle bastırılmış ve tasfiye edilmiştir.
Türkiye, 12 Eylül 1980,den bu yana, Cumhuriyetini, milli devletini, toprak
bütünlüğünü ve özgürlüğünü kaybettiği bir karşı devrim sürecini yaşıyor. 1990,da
Sovyetler Birliği,nin dağılmasıyla birlikte ABD küresel taarruza geçmiştir.
2007 Temmuz,undaki sahte seçimler sonucunda, Emperyalistlerin güdümüne
girmiştir. Bu tarihi süreç böyle gitmez. Gidemez.
NOT: Bu yazı
bir önceki yazının devamıdır.