Anıt önündeki vatandaşlara hitaben konuşan AK Parti İlçe Başkanı Tekin, darbe girişiminin olduğu gün partisinin il başkanı tarafından arandığını ve Marmaris’e çağrıldığını söyledi. Tereddüt etmeden arkadaşlarıyla birlikte yola çıktıklarını anlatan Tekin, “Allah’a çok şükür ki, sizler gibi arkadaşlarımız var, sizler gibi demokrasi aşığı insanlar var ve sizler gibi vatanını, milletini seven insanlar var. Hepimiz derhal Marmaris’e intikal ettik” dedi.
Ordunun içerisine sinmiş hainler tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin, polis, asker ve duyarlı vatandaşlar sayesinde başarısız olduğunu belirten Tekin, “Hesaplarını, kitaplarını, planlarını yapmışlar. Fakat unuttukları bir şey vardı. Planları yapan ve bozan Allah vardı. Allah’ın planını onlar bilmiyordu. Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lidere sahip olduğumuz ve sizler gibi bir halka sahip olduğumuz için, bugün bu demokrasi nöbetlerini gerçekleştirebiliyoruz.
AK Parti İl Başkanı Mete ise, darbe girişimine kalkışanların yaptığı eylemi tanımlamada ‘hainlik’ kelimesinin bile az geldiğinin altını çizdi.
Mete, darbelerin mevcut yönetimi silah zoruyla devirmek için gerçekleştirildiğini belirterek, “Bunlar Meclis’i komple yıkma girişiminde bulundular. Bunlar, kendileri gibi düşünmeyen halkı yok etmek gibi bir girişimde bulundular. Bunun adı darbe falan değildir. Buna isim bulmak da mümkün değildir” dedi.
Darbeye kalkışanları ‘çete’ olarak yorumlayan Mete, çetelere karşı mücadelenin ilk emrinin verildiği yerin Marmaris olduğunun altını çizerek, “FETÖ’nün darbe girişiminin üç tane kilit yeri var. Bunlardan birincisi İstanbul ve Boğaz Köprüsü. Orada ne destanlar yazıldı. İkincisi şüphesiz başkent Ankara’ydı. Burada iki kilit nokta vardı, birincisi Meclis diğeri ise emniyet teşkilatıydı. Üçüncü yer ise Muğla’nın Marmaris ilçesiydi” şeklinde konuştu.
Mete, darbe kalkışmasının gerçekleştirildiği gece yaşananları ise şu şekilde anlattı:
“Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Ataş, beni aradığında ‘ne kadar adam bulabilirsen Marmaris teşkilatının önüne yığ’ dedi. Akşam saat 10.00’dı. Hiçbir anlam veremedim. ‘Hayırdır efendim’ dedim, ‘soru sorma, dediğimi yap’ dedi ve telefonu kapattı. Hemen koşarak odama girdim ve televizyonu açtım. Başbakanımızın ‘bu bir darbe girişimidir’ açıklamasını gördüm. Sonra Muğla’da ne kadar insan varsa telefonla ulaşmaya çalıştım. Herkese Marmaris’e gelmelerini söyledim. Neden çağırdığımı sorduklarında ise açıklama yapmadım. Çünkü Cumhurbaşkanımızın Marmaris’te olduğunu söyleyemiyorum. Bu hain çete otele baskın yaptığında, hangi odada ve konutta olduğunu bilmiyordu. Kimseye otelin adını vermedim. Otelin de adını verseydim, meğerse dinleniyormuşuz, yerini bildirmiş olacaktık. İnsanları önce partinin önüne topladım. Sonra da otele doğru hareket ettik. Cumhurbaşkanımızı Marmaris’ten yolcu ettikten sonra da kafileler halinde meydana yürüdük.”
