Gıda zehirlenmesi şüphesi, balık esnafını vurdu

Yatağan ilçesinde, bir kişinin balıktan zehirlenme şüphesiyle ölmesi, ilçedeki balık esnafını vurdu. Yatağan Kaymakamlığı, gıda zehirlenmesi şüphesiyle bir kişinin ölümünün ardından yapılan incelemede, ölüm olayının gıda zehirlenmesinden kaynaklanmadığını açıkladı.

Gıda zehirlenmesi şüphesi, balık esnafını vurdu
 Yatağan ilçesine bağlı Turgut Mahallesi’nde, gıda zehirlenmesi şüphesiyle bir gencin yaşamını yitirmesi, ablasının ise tedavi altına alınması ile ilgili olayın ardından Yatağan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü yetkilerinin, olayın meydana geldiği evden aldıkları numunelerin analiz sonuçları açıklandı.

Yatağan Kaymakamı Gökay Özkan, konuyla ilgili olarak muhabirimize yaptığı açıklamada, 28 Ocak’ta İsmail ve Hümayun Öztemel’in oğulları Batuhan Öztemel’in gıda zehirlenmesi şüphesiyle yaşamını yitirdiğini, ablası Hurşide Öztemel’in ise hastanede tedavi altına alındığını hatırlattı.

Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında, yetkililerin ailenin olay öncesinde yedikleri besinlerden numuneler alarak analize gönderdiğini belirten Özkan, “Ailenin o akşam yediği börülce konservesi ve balık yemeğinin numunelerinde yapılan analizlerde, gıda zehirlenmesine sebep olacak her hangi bir bulguya rastlanmadı. Batuhan’ın kesin ölüm nedeni ise, kesin otopsi raporlarının açıklanmasının ardından belli olacak. Bizlere bildirilen raporla birlikte, vatandaşlarımız gönül rahatlığıyla balık tüketebilir” diye konuştu.

Balıkçı esnafı, satamadıkları balığı çöpe döküyor

Yaşanan olayın ardından ilçede yaşayan vatandaşların balığa ön yargılı davranması nedeniyle balık satışları düştü. Zehirlenme şüphesinden bir kişi yaşamını yitirmeden önce ilçede haftada yaklaşık 2 ton balık tüketildiği öğrenilirken, olayın ardından bazı balıkçılar satamadıkları balığı çöpe döktü.

Yatağan’da 21 yıldır günlük balık satışı yapan Ufuk Yavaş, Turgut Mahallesi’nde yaşanan olayın işlerini olumsuz etkilediğini söyledi.

Yavaş, ilçe merkezinin yanı sıra özel araçla mahallelere giderek de satış yaptıklarını belirterek, “İnsanlarımızda oluşan önyargıdan dolayı ‘balık almıyoruz, zehirleniriz’ diye tepkiler oluştu. Onun için gittiğimiz yerlerdeki masrafımız, kârımızdan daha fazla oluyor” dedi.

İlçedeki diğer balıkçıların da benzer sorunlarla karşılaştığını anlatan Yavaş, “Hiçbir şekilde bu işin üstesinden gelemiyoruz. Bu gidişle kepenk kapatacağız. Her gün zarar etmekten hiçbir şey yapamıyorum. Borcumuz, derdimiz var bizim. Biz zarar ettikten sonra bu sektörün bir anlamı kalmaz. Bu konuda bize yardımcı olunmasını istiyoruz. Balıktan böyle bir olayın yaşanmayacağının açıklanmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

Olayın ardından satış için getirdikleri 150 kasa balığı, satış olmadığı için çöpe attıklarını ifade eden balıkçı Mehmet Yalçın ise, basında ve kamuoyunda ölen gencin, akşam yemeğinde hamsi yemesi nedeniyle öldüğünün yayılmasının ardından insanların akıllarında ‘balık zehirler’ diye bir söylemin yer ettiğini vurguladı.

Balık zehirlenmesinin bir insanı öldüremeyeceğini , en fazla ishal ve kusmaya sebep olabileceğini savunan Yalçın, “Taze balığın yanında yoğurt bile yiyebilirsiniz. Biz buraya her hafta günlük balık getiriyoruz. Ege Bölgesi’nin en taze balığını Yatağan yiyor. İki haftadan beri mağduruz. Getirdiğimiz balığı çöpe atıyoruz. Balık zehirlenmesi diye haber yapmışlar ama balıkla hiçbir alakası yok” ifadesinde bulundu.

Yalçın, balıkçılık sektöründe 100 elemanla birlikte çalıştıklarını ve aileleriyle birlikte bu işten yaklaşık 300 kişinin ekmek yediğini belirterek, şunları söyledi:

“Bu aile balığı hep birlikte balığı yiyor, iki kişisi zehirleniyor, bir tanesi ölüyor, diğeri hastaneye kaldırılıyor. Geri kalanlarda hiçbir şey yok. Biz o gün burada 10 ton hamsi sattık. Koskoca Yatağan’da hamsi giren 500 haneden sadece bir kişiye mi denk geldi. Ölene Allah rahmet eylesin ama bunun balıkla alakası yok.”

Güncelleme Tarihi: 09 Şubat 2016, 18:29
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner95