Tarih 25 Ağustos 2024, günlerden Pazar sabahı... Bütün haber kanallarında yine şu haber geçiliyordu: “...İsrail, hava sahasını kapatarak, ülkesine gelen-giden bütün uçak seferlerini 48 saat durdurduğunu açıkladı... Hizbullah’tan gelebilecek füze saldırılarını önlemek amacıyla, Lübnan’ın Güney kıyılarına kendi savaş uçaklarıyla bombalı saldırı düzenledi, 40 tane Hizbullah hedefinin vurulduğunu duyurdu... Aynı dakikalarda Hizbullah da bir açıklama yaparak; 320 kadar ‘Katyuşa Füzesi’ ile İsrail’in tam 11 askeri hedefini bombaladıklarını, suikast yaptıkları komutanları ‘Fuat Şükür’ün intikamını aldıklarını söylediler!..
Olay üzerine Amerikan yetkilileri bir açıklama yaparak; her zaman Pentagon ve ABD olarak İsrail’in yanında olduklarını, İsrail’in ‘kendini savunma hakkı’ olduğunu yine tekrarladılar” deniliyordu...
07 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın durduk yerde yaptığı füze saldırısı sonucu, Gazze ve civarında tam 41 Bin Filistinli genç-yaşlı-çocuk-kadın, pisi pisine öldürüldü, 130 Bin de yaralı var!.. Bu sayıların içine, bombardımanda yıkılan ve enkazı kaldırılamayan binaların altındakilerin sayısı dahil değil!.. Gazze’de ne hastane kaldı, ne okul, ne de zavallı insanların sığınabilecekleri sağlam ve ayakta binalar kaldı, buna can dayanır mı dostlar!? Saldırgan İsrail’in arkasında ABD, İngiltere ve Almanya destek için duruyor, katil Binyamin Netanyahu’ya her türlü mühimmat, silâh ve lojistik desteği veriyorlar, bundan da hiç utanmıyorlar yahu!.. Arap ülkelerini zaten geçtik de, Filistin’e ‘özde değil ama, sözde desteği’ de sadece Rusya, Çin ve Kuzey Kore veriyor, bu da dertlerine çare olmuyor!..
Hani bu ‘Batılı Ülkeler’ demokrasi havarisi ülkelerdi!? Hani BM, NATO, CENTO’yu, hani AİHM’yi ve Uluslararası Savaş Suçları Mahkemelerini bunun için kurmuşlardı ya!? 07 Ekim 2023’ten beri İsrail 41 Bin kişiyi öldürerek, kadın doğum ve çocuk hastanelerini, okulları bombalayıp da yerle-bir ettiğinde, bu suçları fazlasıyla işlemedi mi!? Hani nerede bu Batılı kuruluşlar neredeler, duymuyor ve görmüyorlar mı!? Yoksa onlar, bu suçlar sadece kendi insanlarına karşı işlendiğinde mi harekete geçiyor, diğer insanları görmezden mi geliyorlar!? Bu nasıl bir insanlık, nasıl bir vicdan ve nasıl bir eğitim almış ‘Batılılık’ tır böyle!?
Son yıllarda Çin, Hindistan, Japonya, Güney Kore ve Güney Asya ülkeleri gelişip, Batılıların pazarlarını tehdit etmeye başlaması sonucu, galiba bunlar “III. Dünya Savaşını” çıkarıp, bu yeni gelişen ülkelere saldırarak, eski pazarlarını yeniden geriye alma düşüncesiyle hareket ediyorlar!? Önceki “Birinci ve İkinci Dünya Savaşları” da, esasen ‘Pazar Kavgası’ sonucu çıkıp, milyonlarca insanın ölümüne, sınırların değişmesine sebep olup da, güya önce hep düşman olan ABD, Rusya ile birlik olup da, İngiltere ve Fransa ortaklaşa şekilde, pazarlarına ortak olmaya çalışanlara karşı hep birlik-beraberlik içinde savaşmadılar mı, sonuçta Almanya’yı, Japonya’yı ve İtalya’yı çökertmediler mi !?
Ve bu çok demokrat, özgürlükçü ve insancıl geçinen Batılılar, hiç sevmedikleri ‘Krallıkları’ sırf Arap Ülkeleri petrollerini sömürmek için hâlâ ayakta tutmuyorlar mı!? Güya ‘Demokrasi’ götürdüklerini söyledikleri Irak’ta ve Afganistan’da, milyonlarca insanı öldürüp, ülkeyi talan edip de bırakıp gitmediler mi!? Sevsinler sizin Demokratlığınızı ve Batılılığınızı, yeter be !..
Yazımızı, Uşak’ın Eşme İlçesinde Kaymakamlık yapan ünlü ‘Şair Eşref’in, o zamanki Eşme için yazdığı bir dörtlükle bitirelim:
“Uşak-Eşme’de iki dükkân, bir fırın/ Encümen azaları gelir, mırın-kırın/ Her gün peynir-ekmek yemekten/ Ne ağız kaldı, ne de burun!..”
Yorum Yazın