Birkaç yıl önce manken Yaşar Alptekin hidayete erip hacca gitmiş, dönüşte de ayağının tozuyla bizim lay lay lom basına demeç vermiş; “İnsanlar bıraksınlar, Bodrum’a, Marmaris’e gitmeyi, hacca gelsinler.” demişti.
O zaman, bu sütunlarda Bodrum’a Marmaris’e gelmek, haccın alternatifi değil diye yazmıştık.
Başbakan Erzurum mitinginde Taksim olaylarına katılanlar için “Bunlar var ya, bu kadar seviyesizler. İşte bunlar bu kadar terbiyesizler. Bunlar güya sosyalist. Ama milleti böyle tahkir ederler. Bu sosyalist geçinenler var ya, bunları şöyle arayın. Çoğu şimdi Bodrum'dadır. Yatlarındadırlar bunlar. Bunların çoğunu İstanbul'dan tanırım. Sözde sanatçılarını ve aydınlarını tanırım. Bunlar yeri geldiği zaman, boğaza karşı viskiyi yudumlamasını çok iyi bilirler.” deyince Hacı Yaşar Efendi’nin sözlerini anımsayıverdik.
“Konuş, kim olduğunu söyleyeyim.”demiş Sokrates. İnsanlar konuşacaklar ki kim olduklarını anlayıp nasıl algılandığımızı öğrenelim.
Sayın Başbakanın, Bodrum’a geldiğinde bin korumayla ahbaplarınızın otellerinde kaldığı için Bodrum’u bilmemesi doğal.
Başbakan bilmelidir ki bizler, tarihin derinliklerinden gelen olağanüstü bir kültürün mirasçılarıyız. Bu bölgenin tarihinde üretme var; ama talan yoktur. Nüfusumuzun %65’i bu güzel yurdun başka bir ilinden gelmiştir. Ama biz kimseye dinin - mezhebin ne, dilin necedir, ırkın ne diye sormayız.
Hangi siyasi görüşten olursa olsun bizim siyasetçilerimiz, her an, her yerde kol kola siyaset yaparlar. Birbirlerini aşağılamaz, birbirlerine hakaret etmezler. Biz, seçimleri demokrasi şöleni biliriz.
Bilirsiniz, dünyanın gözde şehirleri belli özellikleriyle gündemdeki yerlerini korurlar. İstanbul, boğazıyla benzersizdir. Budapeşte Tuna’sıyla doğayla bütünleşirler.
Bodrum’a en eskiler ebedi meltemler ülkesi dermiş. Gökova’nın birbirine ulanan eşsiz koylarının kapısını açan odur. İnsan, mavinin, ruhları uçuran renk olduğunu ancak burada anlar.
Bazı ürünler vardır; adları şehirleriyle ikiz kardeş gibidir: Aydın inciriyle, Manisa üzümüyle, Amasya elmasıyla özdeşleşmiş şehirlerdir. O ürünleri, o şehirlerin adlarının yanından kaldırdığınızda şehirler yarım kalır.
Mandalina elbette yalnızca Bodrum’da yetişmez. Ama Bodrum mandalinasının başka yerlerde yetişmediği de bir gerçektir. O, hissedene baharda koku, güzde tattır.
Kimi yapılar vardır; şehrin ününe ün katar. Adını duyduğumuzda bulunduğu şehri de anımsarız. Eyfel Kulesi denince Paris’in; Özgürlük Heykeli denince New York’un, Tac Mahal denince Akra’nın akla gelmesi bundandır.
Bodrum, dünyanın yedi harikasından Mausoleum’un şehridir. Kalesi ve Sualtı Arkeoloji Müzesi’yle belleği güçlü bir dünya markasıdır.
Kimi ünlüler vardır; şehirleri, onların adlarıyla sanat ve bilim dünyasında yıldızlaşır: Milet Tales’le, İstanköy Hipokrat’la yıldızlaşan antik kentlerdir. Victor Hugo Paris’i, Yahya Kemal İstanbul’u, Mevlana Konya’yı yıldızlaştıran insanlardır.
Heredot, Artemisia, Mausolos, Halikarnas Balıkçısı, Neyzen Tevfik… Hepsi Bodrum topraklarından dünyaya ışık saçmışlardır.
Bodrum’un, üreten akıl, aşka meyyal kalp olması onlardan gelir. Coşkusu lodostur; sevgisi güneşli yağmur.
Kimi şehirler kendilerine kimlik biçerler: Ben turizm şehriyim, ben sanayi şehriyim, ben kongreler şehriyim… Ama bir şehrin kendisine “kültür şehri” diyebilmesi zordur. Çünkü bir şehrin kültür şehri olabilmesi için doğa, tarih, özgün yapı, insan kaynağı gibi birçok değere sahip olması gerekir.
Sayın Başbakan bilmelidir ki,
“BODRUM, BİR KÜLTÜR ŞEHRİDİR.”
Bu bakımdan meydanlarda Bodrum’a bir daha yer vermek istiyorsa bir gelişinde ahbaplarının muhkem otellerinden, saray yavrusu yatlarından çıkıp Çamlık’ta, İrmene’de, İnişdibi’nde, Kumköy’de, Karanlık’ta aramıza katılmalı. Bitez’de, Ortakent’te mandalina’dan, Çömlekçi’de, Bahçeyaka’da zeytinden haber sormalı. Denizciler kahvesine bir acı kahvemizi içip cennet koylarımızı kimlere neden peşkeş çektiğini anlatmalı.
Biz Bodrumlular, Milaslılar, Yatağanlılar… kısacası tüm Muğlalılar konukseveriz. Bu kültür ebrusunda, başbakana da de sosyaliste de; dindara da dinsize de yer vardır. Çünkü farklılıklar, bizim en değerli zenginliğimiz; farklılıklara saygı, bizim en güzel hasletimiz. Sıkıştıklarında, Bodrum’u dillerine dolasalar da Hacı Yaşar Efendileri de Sayın Başbakan’ı da oldukları gibi kabul ediyoruz biz.
kaçak iddaa -https://betsbum.com/ -illegal bahis -güvenilir bahis siteleri -deneme bonusu veren siteler -