Muğla
BIST9833.22
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
BTC/USD57646.841
Süleyman AKBULUT

Süleyman AKBULUT

Mail: s_akbulut48@hotmail.com

Gündem siyaset

 Neredeyse her gün farklı görüş, tahmin ve yorumlarla başlıyoruz güne.
Malum sokaktayız.
Sokak haberciliğinden gelen alışkanlıklarımız bizi nabız tutmaya ve dinlemeye yönlendiriyor.
Biz hiç oturduğumuz yerden habercilik yapmadık.
Bu nedenle sokağın sesi önemli. Gündem tabi ki 24 Haziran.
Allah’tan araya erken seçimden de erken Muğlaspor genel kurulu girdi de kısa bir süre kafamız dağıldı.
Yanlış anlamayın Muğlaspor genel kurulu vaktinde toplandı ama biz erken seçimden erken diyerek olaya mizahi yaklaşmaya çalışıyorum.
Muğlaspor’a yeni seçilen yönetim kuruluna başarılar diliyorum.
İşleri milletvekili seçilecek olanlardan hatta ülkeyi yönetecek olanlardan bile zor tabir yerindeyse.
Görevlerde değişim zamanı yaşanıyor Muğla’da. Bundan birkaç ay önce de şahsım da görev yapıyordu Muğlaspor yönetim kurulunda.
Kişiler gelir geçer, asıl olan kurumlar.
Konumuza dönelim.
Araya Muğlaspor girse de, siyaset bu nerede ne zaman karşınıza çıkacağı belli olmaz. Yaşamımızın her alanını sarmalamış neredeyse.
Dünkü yazımı sosyal medyada yayınlamamın ardından, vakit iftar vaktini 10 dakika falan geçmişti ki, dostluğu benim için anlamlı olan bir büyüğüm telefonla beni arıyordu.
Hatta telefona yetişemedim ve kendisine geri dönüş yaptım.
Telefonun diğer ucundaki dostum uzaklardan aramıştı. Okumuş olduğu yazıma sesli olarak yorum getirmek için aramış.
Haklı tabi yazılı yorum getirse alakasız polemiklerin içinde bulacak kendisini.
Dünkü yazımda, “Muğla ilinde sıralamaların yarattığı yorumlar kısmen kesilmiş gibi görünse de CHP’de hava yer yer parçalı bulutlu devam etmekte. Özellikle sosyal medyada ağır tepkilere rastlamak mümkün. Bütün bu ağır tepkilere rağmen, CHP’nin sandık başında birleşeceğini, bunun örneklerini her seçim döneminde gördüğümüzü daha önce kaleme aldığımız yazılarımızda ifade etmiştik. Yanılma payımız var mıdır? Vardır pek tabi ki. Malum sandık bu, güven olmaz” demiştik.
İşte bu noktada, CHP’lilerin sandık başında birleşeceğine yönelik görüşümü çürütürcesine bir ifadede bulundu telefonun diğer ucundaki değerli büyüğüm:
“Süleyman; hayatımda ilk defa CHP’ye oy vermiyorum. CHP’ye bir operasyon yapılıyor. Şu dönemde CHP’ye oy vermek kötülük. Bu işin ucu başka yerlere dayanıyor. Parti merkez sağa oturtuldu. Partinin eziyetini çeken, yargılanan adamları alıp attılar. Bu durum hangi partide olsa yine karşı çıkarım” dedi.
Önemli ve ciddi söylemler bunlar.
Kaldı ki, CHP’liliğini bildiğim bir dostumun söylemleri olması nedeniyle daha da ehemmiyet taşıyor tarafımdan.
Demek ki bu tepkiler sadece sözde değil, özde de hayata geçecek gibi duruyor.
Öte yandan her sohbet ya da yorumsal yaklaşım farklı analizler ortaya koymamıza da sebebiyet verebiliyor.
Nasıl mı?
Yukarıda verdiğim örnekten yola çıkarsak, yıllarını CHP’ye verenlerin CHP’ye oy vermeyecek duruma geldiklerini ve bunun da hatırı sayılır şekilde sandığa yandığını düşündüğümüzde, bu oyların nereye gideceği konusuna yorum katalım istedim.
Hatta bu yorumu birkaç soruyla bütünleştirelim.
MHP, AK Parti ile ittifak yapmasaydı, CHP’den oy alır mıydı?
Alabilirdi.
Bu durumda alamayacağına göre, CHP’nin kayıp oylarının İYİ Parti’ye mi gidecek?
Evet gidebilir.
Bir başka bakış açısı daha ortaya koysak mesela…
Acaba İYİ Parti’nin CHP’lilere sıcak gelmeyen bir erkek Cumhurbaşkanı adayı olsaydı, CHP’nin oyları yine İYİ Parti’ye gider miydi?
Bu sorular Muğla sürecini kapsıyor bu arada. Başka yerlere karışmam.
Sözünü ettiğim durumda da yani erkek liderli İYİ Parti adayı karşısında CHP, “kol kırılır yen içinde kalır” der mi demez mi bilmem ama İYİ Parti’ye oy verecek olan CHP’lilerde Meral Akşener’in sempatisi ve sinerjisi etkili olacak gibi görünüyor.
Hele ki, hazır CHP’nin Muğla aday sıralamasında kadın adayın bulunmaması da buna en iyi bahane olacaktır diye düşünüyorum.  
Kısacası kendi aday sıralamasına tepki gösteren CHP’liler, İYİ Parti’nin Muğla milletvekili aday sıralamasıyla ilgilenmeyeceklerdir ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem İnce’ye, milletvekilliği seçiminde de İYİ Parti’ye oy verecek gibi görünüyor.
Tekrar ediyorum tepkili CHP’liler varsayımları bu sözünü ettiklerim.
Bu tahminsel yaklaşım sandığa ciddi boyutta yansır mı yansımaz mı bilemem. Malum sahaya çıkmadan maç kazanılıp ya da kaybedilmiyor.
Oldu da oldu sandığa ciddi tepki oyları yansıdı, bu kez de hesaplar değişebilir ve 2’nci milletvekilliği iki partiye kalabilir, CHP’nin hesabından 1 eksilir.
CHP’den İYİ Parti’ye giden tepkililerin oyu sandığa istenen düzeyde yansımadı mı?
O zaman da 2’nci milletvekilini Meclis’e göndermek için 2 parti birden yarışacakmış gibi bir görüntü yaşanır.
Bugünlük varsayımların yansıması bu şekilde.
Yarına bizi tahminlere sürükleyecek ne gibi gelişmeler yaşanacak bilmiyorum, yaşayıp göreceğiz ölmez sağ kalırsak.
“Hayırlısı” diyelim.
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar